29 Kasım 2011 Salı
28 Kasım 2011 Pazartesi
Şampiyonluk Kutlaması :))
Bir İtalyan, bir Rus, bir Fransız bi de bizum Temel Şampiyonlar Liginde
karşılaşmışlar, başlamışlar muhabbete;
İtalyan demiş ki: "Bizim ülkemizde şampiyon olan takım iki gün, iki gece kutlamalar yapar."
... Rus demiş ki: "Bizim ülkemizde şampiyon olan takım iki tanker votka içerek kutlama yapar."
Fransız demiş ki: "Bizim ülkemizde şampiyon olan takım 400 güzel kızla şampiyonluk kutlar.
Bizum Temel'de demiş ki: "Haçan pizum orda şampiyon kim olursa olsun kutlamasini fenerbahçe yapar." :D
karşılaşmışlar, başlamışlar muhabbete;
İtalyan demiş ki: "Bizim ülkemizde şampiyon olan takım iki gün, iki gece kutlamalar yapar."
... Rus demiş ki: "Bizim ülkemizde şampiyon olan takım iki tanker votka içerek kutlama yapar."
Fransız demiş ki: "Bizim ülkemizde şampiyon olan takım 400 güzel kızla şampiyonluk kutlar.
Bizum Temel'de demiş ki: "Haçan pizum orda şampiyon kim olursa olsun kutlamasini fenerbahçe yapar." :D
27 Kasım 2011 Pazar
Avcı Temel ve Kara Delik :))
Temel ile İdris avcılığa merak sarmışlar ve bu işi pirinden öğrenmeyi kafaya koymuşlar. Duymuşlar ki bilmem ne köyünde bir Mehmet ağa varmış, bu işin piriymiş. Hangi delikten, hangi hayvan çıkar bilirmiş. Doğru Mehmet ağaya gitmişler, dertlerini anlatmışlar. Hayli yaşlı bir adam olan Mehmet ağa “Zaten artık benim de birilerini yetiştirmem lazım” demiş ve çıkmışlar dağlara.Ufacık bir delik çıkmış karşılarına. Mehmet ağa demiş:
- “Bu delikten biraz sonra sincap çıkar.”
Gerçekten iki dakika sonra çıkmış sincap, bizim avcılarda sincabı bir atışta vurmuşlar. Biraz ileride biraz daha büyük bir delik.
Mehmet ağa demiş :
- “Birazdan burdan bir tavşan çıkar.”, dediği gibi tavşan çıkmış gerçekten ve bizimkiler de indirmişler aşağı. Daha ileride biraz daha büyük bir delik bu defaki kurban tilki ve daha sonra daha büyük bir delikten de bir ayı avlamışlar.
Mehmet ağa:
- “Ben yoruldum artık gidiyorum”, demis.
Temel ile İdris biz biraz daha avlanacağız diye devam etmişler. Koca bir deliğe rastlamışlar ve beklemeye başlamışlar.
Ertesi günkü gazetelerde haber
- ” Tren iki kişiyi ezdi”.
- “Bu delikten biraz sonra sincap çıkar.”
Gerçekten iki dakika sonra çıkmış sincap, bizim avcılarda sincabı bir atışta vurmuşlar. Biraz ileride biraz daha büyük bir delik.
Mehmet ağa demiş :
- “Birazdan burdan bir tavşan çıkar.”, dediği gibi tavşan çıkmış gerçekten ve bizimkiler de indirmişler aşağı. Daha ileride biraz daha büyük bir delik bu defaki kurban tilki ve daha sonra daha büyük bir delikten de bir ayı avlamışlar.
Mehmet ağa:
- “Ben yoruldum artık gidiyorum”, demis.
Temel ile İdris biz biraz daha avlanacağız diye devam etmişler. Koca bir deliğe rastlamışlar ve beklemeye başlamışlar.
Ertesi günkü gazetelerde haber
- ” Tren iki kişiyi ezdi”.
25 Kasım 2011 Cuma
22 Kasım 2011 Salı
Bir Yerden Başlamak Lazım :))
Fransız erkeğine sormuşlar: "Kadının elini niye öpersiniz?" diye
Fransız cevaplamış: " Kadına saygı duyarım. Erkek ile bir bütünü tamamlar."
Fransız cevaplamış: " Kadına saygı duyarım. Erkek ile bir bütünü tamamlar."
Alman erkeğine sormuşlar: "Kadının elini niye öpersiniz?"
Alman cevaplamış: "Kadın kutsaldır. Hayatın devamını sağlar, doğurur."
Alman cevaplamış: "Kadın kutsaldır. Hayatın devamını sağlar, doğurur."
Türk erkeğine sormuşlar: "Kadının elini niye öpersiniz?"
Türk erkeği cevaplamış-" Bir yerden başlamak lazım! :D
21 Kasım 2011 Pazartesi
Yol Çalışması :))
Kayseri'de yol çalışması yapılıyomuş. Köylüler eşeğin birini salıp, eşeğin geçtiği yerden yolu geçiriyolarmış. O sırada oradan geçmekte olan Amerikalı bir mühendis görmüş bunları. Merak etmiş; gitmiş yanlarına.
-Merhaba dayı ne yapıyosunuz böyle? demiş.
Köylü:
-Yol yapıyoz diye cevap vermiş.
-"Eee!! bu eşek ne" diye devam etmiş mühendis.
Köylü, genel prosedürü şöyle bir anlatmış. Eşeğin yolun nereden geçeceğine karar verdiğini söylemiş.
Bizim Amerikalı mühendis yerlere yatmış gülmekten, öyle şey mi olur diye.
Alaycı bir tonla:
- "Eee demiş, eşek bulamıyınca ne yapıyorsunuz?"
Köylü:
- "O zaman Amerika'dan mühendis getirtiyoz."
-Merhaba dayı ne yapıyosunuz böyle? demiş.
Köylü:
-Yol yapıyoz diye cevap vermiş.
-"Eee!! bu eşek ne" diye devam etmiş mühendis.
Köylü, genel prosedürü şöyle bir anlatmış. Eşeğin yolun nereden geçeceğine karar verdiğini söylemiş.
Bizim Amerikalı mühendis yerlere yatmış gülmekten, öyle şey mi olur diye.
Alaycı bir tonla:
- "Eee demiş, eşek bulamıyınca ne yapıyorsunuz?"
Köylü:
- "O zaman Amerika'dan mühendis getirtiyoz."
18 Kasım 2011 Cuma
2 Kişilik Bilardo Oyunu
Çok güzel bir bilardo oyunu. Oyunu tek başınıza, 2 kişi veya bilgisayar ile karşılıklı oynayabilirsiniz.
Player1 = Sadece kendiniz oynarsınız.
Player1 + Player2 = 2 Kişi karşılıklı oynayabilirsiniz.
Player1 + Computer = Bilgisayara karşı oynayabilirsiniz.
Amerikan bilardodaki bütün kurallar geçerli. Toplar 3 gruba ayılmaktadır. Çizgili ( Kenarlarında renkli şeritlen olan ), Düz renkli ve 1 adet siyah top. İlk atışı yaparsınız ve karşılıklı atış yapmaya devam edersiniz. Mevcut toplardan herhangi birisini deliğe sokan oyuncu 1 atış daha yapar. Deliğe giren ilk top grubu o oyuncuya ait olur. Bundan sonra herkes kendi toplarını deliğe sokmaya çalışacaktır. Siyah top'u yanlışlıkla deliğe sokan oyuncu oyunu kaybeder.
Player1 = Sadece kendiniz oynarsınız.
Player1 + Player2 = 2 Kişi karşılıklı oynayabilirsiniz.
Player1 + Computer = Bilgisayara karşı oynayabilirsiniz.
Amerikan bilardodaki bütün kurallar geçerli. Toplar 3 gruba ayılmaktadır. Çizgili ( Kenarlarında renkli şeritlen olan ), Düz renkli ve 1 adet siyah top. İlk atışı yaparsınız ve karşılıklı atış yapmaya devam edersiniz. Mevcut toplardan herhangi birisini deliğe sokan oyuncu 1 atış daha yapar. Deliğe giren ilk top grubu o oyuncuya ait olur. Bundan sonra herkes kendi toplarını deliğe sokmaya çalışacaktır. Siyah top'u yanlışlıkla deliğe sokan oyuncu oyunu kaybeder.
Ah Facebook Sen de Olmasan :))
Ah facebook sen de olmasan...Yurdum insanının ingilizce ve teknolojiyle imtihanını yansıtan, yüzümüzde tebessüm yaratacak bir kare...
17 Kasım 2011 Perşembe
Türk Erkeği Yok Olmasın !!!
Kaçan golde yuh çeker,
Ağzında sigara halay çeker,
Genelde babaya çeker,
İskenderin üstüne künefe çeker,
... Kafası bozulunca resti çeker,
Sevdiğini sorguya çeker,
Aldatılınca tetiği çeker,
İtalyan erkeğine 5 çeker,
İngiliz erkeğine 10 çeker,
Balık etli görünce iç çeker,
Sevdiğini sorguya çeker,
Aldatılınca tetiği çeker,
İtalyan erkeğine 5 çeker,
İngiliz erkeğine 10 çeker,
Balık etli görünce iç çeker,
Bu mesaj Türk Erkeğini Koruma Derneği tarafından gönderilmektedir.
LÜTFEN bilinçlenelim. (Sizde Arkadaşlarınıza Forward Edin)
Sloganımız TÜRK ERKEĞİ YOK OLMASIN....
LÜTFEN bilinçlenelim. (Sizde Arkadaşlarınıza Forward Edin)
Sloganımız TÜRK ERKEĞİ YOK OLMASIN....
Topal Eşşek :))
Yahudinin biri, pazara, topal eşeği satmak için götürür, fakat alıcıyı kandırsın diye eşşeğin tırnağına çivi çakar, eşşeğe bir Kayserili müşteri çıkar, kayserili ayaktaki çiviyi görür, içinden "çiviyi çıkarırım düzelir." diye düşünür, eşşeği alır.
Yahudi ertesi gün övünerek:
-"Siz kayserililer akıllıyız diye övünürsünüz, çiviyi çaktım anadan doğma sakat eşşeği sattım" der.
Duyanlar bunu kayseriliye anlatırlar Kayserili elini dizine vurur:
-Tüh yahu, verdiğim para sahte olmasaydı bayağı kazıklanmıştım. :))
Yahudi ertesi gün övünerek:
-"Siz kayserililer akıllıyız diye övünürsünüz, çiviyi çaktım anadan doğma sakat eşşeği sattım" der.
Duyanlar bunu kayseriliye anlatırlar Kayserili elini dizine vurur:
-Tüh yahu, verdiğim para sahte olmasaydı bayağı kazıklanmıştım. :))
11 Kasım 2011 Cuma
Evde Bekle Beni :))
+ Sevgilin var mı?
- Yok
+Aha yaktım çıranı ben sevgilin!
- Aşkım valla babam sandım
+ Ben de abin zaten evde bekle beni! :))
- Yok
+Aha yaktım çıranı ben sevgilin!
- Aşkım valla babam sandım
+ Ben de abin zaten evde bekle beni! :))
Recep İvedik Balık Adam Oyunu
Recep İvedik Balık Adam Oyunu
Sibel için deniz kabuğu çıkartmalısın...Yön Tuşlarını Kullanarak ileri-geri, aşağı-yukarı hareket edebilirsin.Space tuşuyla zıpkın atabilirsin.
9 Kasım 2011 Çarşamba
Vantilatör :))
Erbakan ölmüş ve cennete gitmiş. Meleklerin karşısında cennetin kapısında dururken arkasında saatlerle dolu çok büyük bir kapı görmüş ve sormuş:
-"Bu saatler ne böyle?"
Melekler cevap vermiş:
-"Bunlar yalan saatleri. Dünyadaki herkesin bir yalan saati vardır. Her yalan söyleyişinde saatteki ibre hareket eder." Erbakan -"OO, peki bu kimin saati?"
-"Bu ATATÜRK'ün saati. İbre hiç bir zaman oynamadı, yani hiç yalan söylememiş."
-"İnanılmaz!" demiş Erbakan.
-"Peki, bu kimin saati?"
Melekler cevap vermiş: -"Bu İsmet İnönü'nün saati. İbre iki kez hareket etti, yani İnönü tüm yaşamında sadece iki kez yalan söyledi...'
En sonunda Erbakan dayanamamış ve sormuş: -"Peki Tayyip'in saati nerede?" -"Tayyibin saati cehennemde vantilatör olarak kullanılıyor."
-"Bu saatler ne böyle?"
Melekler cevap vermiş:
-"Bunlar yalan saatleri. Dünyadaki herkesin bir yalan saati vardır. Her yalan söyleyişinde saatteki ibre hareket eder." Erbakan -"OO, peki bu kimin saati?"
-"Bu ATATÜRK'ün saati. İbre hiç bir zaman oynamadı, yani hiç yalan söylememiş."
-"İnanılmaz!" demiş Erbakan.
-"Peki, bu kimin saati?"
Melekler cevap vermiş: -"Bu İsmet İnönü'nün saati. İbre iki kez hareket etti, yani İnönü tüm yaşamında sadece iki kez yalan söyledi...'
En sonunda Erbakan dayanamamış ve sormuş: -"Peki Tayyip'in saati nerede?" -"Tayyibin saati cehennemde vantilatör olarak kullanılıyor."
7 Kasım 2011 Pazartesi
Anlamış Değiliz :))
Amerika'da İngiltere ve Türkiye'nin
Başbakanlarının katıldığı bir toplantı yapılır.
Toplantı sonunda basının sorularına cevap veriliyormuş.
Gazeteci sormuş ;
Ülkenizde 4 kişilik bir aile ne kadar gelirle rahat bir hayat sürebilir ve siz ne kadar ödüyorsunuz?
Bush : Amerikada 4 kişilik bir aile 5000 $ ile rahat bir yaşam sürebilir. Biz onlara 6500 $ veriyoruz geri kalan 1500 $ ı ne yapıyorlar bilemiyorum.
Blair : İngilterede aynı aile 4000 Pound ile rahat yaşar. Biz 5000 pound veriyoruz, 1000 pound nereye gidiyor bilmiyoruz.
Türkiye Başbakanı : Türkiyede aynı ailenin açlık sınırı 1000 TL dir. Biz onlara 450 TL veriyoruz. geriye kalan 550 TL yi nereden
buluyorlar bunu hala anlamış değiliz...! :))
Başbakanlarının katıldığı bir toplantı yapılır.
Toplantı sonunda basının sorularına cevap veriliyormuş.
Gazeteci sormuş ;
Ülkenizde 4 kişilik bir aile ne kadar gelirle rahat bir hayat sürebilir ve siz ne kadar ödüyorsunuz?
Bush : Amerikada 4 kişilik bir aile 5000 $ ile rahat bir yaşam sürebilir. Biz onlara 6500 $ veriyoruz geri kalan 1500 $ ı ne yapıyorlar bilemiyorum.
Blair : İngilterede aynı aile 4000 Pound ile rahat yaşar. Biz 5000 pound veriyoruz, 1000 pound nereye gidiyor bilmiyoruz.
Türkiye Başbakanı : Türkiyede aynı ailenin açlık sınırı 1000 TL dir. Biz onlara 450 TL veriyoruz. geriye kalan 550 TL yi nereden
buluyorlar bunu hala anlamış değiliz...! :))
5 Kasım 2011 Cumartesi
Kulak :))
Elinde testere ile ikinci katın iskelesinde calışıyorken görünmez bir
kaza meydana gelir ve testereyi kaydırarak bir anda yanlışlıkla kulağını
keser. Kulak da aşağıya düşer. Kulağını görmek ümidiyle aşağıya bakar ve orada çalışan isçilere seslenir:
"Hey beyler aşağilarda bir kulak gördünüz mü?"
Şaşkın işçiler söyle bir etraflarına bakarlar ve kanlar icinde bir kulak
bulup bizim Temel'e gösterirler:
"Bu mu?"
Temel aşağı doğru eğilip gözlerini kısar:
"Yok yav, benimkinin arkasinda kalem olacakti". :)))
kaza meydana gelir ve testereyi kaydırarak bir anda yanlışlıkla kulağını
keser. Kulak da aşağıya düşer. Kulağını görmek ümidiyle aşağıya bakar ve orada çalışan isçilere seslenir:
"Hey beyler aşağilarda bir kulak gördünüz mü?"
Şaşkın işçiler söyle bir etraflarına bakarlar ve kanlar icinde bir kulak
bulup bizim Temel'e gösterirler:
"Bu mu?"
Temel aşağı doğru eğilip gözlerini kısar:
"Yok yav, benimkinin arkasinda kalem olacakti". :)))
4 Kasım 2011 Cuma
Ben Vermem Devlet Versin :))
Bir Karadenizli, bir Kayserili ve bir Diyarbakırlı aynı trafik kazasında ölmüş. ...Cenazeleri dualarla, göz yaşlarıyla kaldırılmış. İki üç gün geçmiş, bir de bakmışlar ki Karadenizli, çıkmış mezardan, üstünü silkeleyerek geliyor.Önce büyük bir panik yaşanmış haliyle, sonra bakmış zombi mombi değil, bayağı kanlı canlı, cesaret edip yanına yanaşmış ve merakla sormuşlar:
-Yahu sen öteki dünyadan nasıl geri döndün?
Anlatmış:
- Öte tarafta da işler buradaki gibi yürüyormuş meğer, rüşvet, haksızlık, yolsuzluk...Geri göndermek için 5 bin dolar istediler, bastım parayı geri geldim.
- Eee, diğer iki arkadaş niye gelmedi?
- Vallahi ben gelirken, Kayserili hâlâ 3.500 dolara olmaz mı, yap bir indirim de ayağımız alışsın!' diye pazarlık ediyordu.
- Ya Diyarbakırlı?
- O da 'Ben vermem, Devlet versin!' diye inat ediyordu.
3 Kasım 2011 Perşembe
Başkası Vurmuştur :))
85 yaşından da bir adam doğumhanenin kapısında beklemektedir.
Doğumhaneden çıkan doktor şöyle bir bakındıktan sonra yaşlı adama sorar:
Doktor- "içerde doğum yapan bayan yakınınız mı?"
Adam- "Evet,eşim.”
Doktor- "Ama bayan 25 yaşlarında..."
... ... Adam- "Tamam işte, eşim o. Niye şaşırdınız, baba olamaz mıyım yani?"
Doktor- "Yoo,... aklıma benim dedem geldi de."
Adam- "Nesi varmış dedenizin?"
Doktor- "Kendisi av meraklısı idi. sürekli ava çıkardı. Ancak yaşlanınca zorlanmaya başladı. Bir gün ava çıkacakken kendisini uyardık, aman yapma dedecim, sen yaşlandın, ava gidemezsin diye. Kendisi ısrar etti ve hazırlandı. E, tabi yaşlılık, çıkarken tüfek yerine baston aldı eline. Ben de kendisiyle gittim. Ormanda bayağı yol yürüdükten sonra bir geyik gördük. Dedim ya, dedem yaşlı. Bastonu omzuna koydu, doğrulttu ve geyiğe bastonla ateş etti. Geyik o anda vurulup yere düştü..."
Adam- "Olur mu, başkası vurmuştur onu."
Doktor- "Ben de onu demeye çalışıyorum işte .. başkası vurmuştur :))
Doğumhaneden çıkan doktor şöyle bir bakındıktan sonra yaşlı adama sorar:
Doktor- "içerde doğum yapan bayan yakınınız mı?"
Adam- "Evet,eşim.”
Doktor- "Ama bayan 25 yaşlarında..."
... ... Adam- "Tamam işte, eşim o. Niye şaşırdınız, baba olamaz mıyım yani?"
Doktor- "Yoo,... aklıma benim dedem geldi de."
Adam- "Nesi varmış dedenizin?"
Doktor- "Kendisi av meraklısı idi. sürekli ava çıkardı. Ancak yaşlanınca zorlanmaya başladı. Bir gün ava çıkacakken kendisini uyardık, aman yapma dedecim, sen yaşlandın, ava gidemezsin diye. Kendisi ısrar etti ve hazırlandı. E, tabi yaşlılık, çıkarken tüfek yerine baston aldı eline. Ben de kendisiyle gittim. Ormanda bayağı yol yürüdükten sonra bir geyik gördük. Dedim ya, dedem yaşlı. Bastonu omzuna koydu, doğrulttu ve geyiğe bastonla ateş etti. Geyik o anda vurulup yere düştü..."
Adam- "Olur mu, başkası vurmuştur onu."
Doktor- "Ben de onu demeye çalışıyorum işte .. başkası vurmuştur :))
Polis Yapcez Onu :))
Bu hikaye trakyada geçmis gerçek bir olay; Yaşlı bir amca, eşeğinin üzerinde karayolunda seyretmektedir.
Bunu gören trafik polisleri, amcaya takılmak isterler ve durdururlar.
Polis: Be amca, neçin dakman golani?
(Golan: Emniyet kemeri.)
(Golan: Emniyet kemeri.)
Amca: Dakmam be işte!
Polis: E bak gördün mü, simdi ceza keseceyik.
Amca: Kes bakalim ne keseceysan da gidecem, acele isim var.
Polis: Peki amca, cezayi sana mı yazalım yoğsam eşeğe mi?
Polis: Peki amca, cezayi sana mı yazalım yoğsam eşeğe mi?
Amca: ???
Polis: Yani cezayı sana yazarsak beş milyon ödeycen, eşeğe üç milyon ödeycen.
Amca: Bana kes o zaman.
Polis: Neden sana keseyon amca?
Amca: Onun sicili temiz ossun, polis yapcez onu !!!!